Konya Selçuk Üniversitesinde görev yapan Bayburtlu Prof. Dr. Hamdi Şükür Kılıç liderliğinde oluşturulan çalışma ve araştırma ekibi tarafından eş zamanlı kanser teşhisi üzerine dünyada en hızlı sonuç veren yeni bir teknik geliştirildi.
Dünyada mevcut uygulamaları imrendirecek, en hızlı ve en güvenilir yeni bir kanser teşhis yöntemi geliştirildi, teknolojinin üretim aşamasına geçilmesi planlanıyor.
Gelişmiş ülkelerdeki insanların yüzde 4-6 oranın her yıl kanser tedavisi gördüğünü belirten Selçuk Üniversitesi Fen Fakültesi Fizik Bölümü Öğretim Üyesi Prof. Dr. Hamdi Şükür Kılıç, “Kanser tedavisinde günümüzde kullanılan en iyi yöntemlerden birisi cerrahi yöntemdir. Cerrahların, kanserli ile normal doku arasında bulunan sınır bölgeyi net bir şekilde henüz görememeleri nedeniyle cerrahi müdahale sonrasında kanserli dokunun bir kısmının vücutta kalması, istenmeyen ama kaçınılmaz bir durum ortaya koyuyor. Eğer cerrah dokunun normal ya da kanserli olduğundan emin değilse, doku patolojiye test için gönderiliyor. Bu durum cerrahi müdahale sırasında oldukça sık karşılaşılan bir durumdur. Yapılan patolojik test 20-30 dk zaman almakta, çoğunlukla bu süre uzuyor ve bu süre boyunca hasta anestezi altında tutulmaktadır. Buna ilave olarak, cerrahinin kozmetik başarısı ve fonksiyonelliği kanserli olmayan veya normal doku kesilmesi gereksinim en az düzeyde olmasına bağlıdır. Elde edilen bilgi birikimi ve mevcut onkolojik cerrahi teknikler, sık sık yetersiz kalmaktadır ve göğüs kanseri hastalarının yüzde 20 oranı cerrahi müdahale sonrası kalan malignant dokunun temizlenmesi için ekstra cerrahi işleme (lumpectomy) gereksinim duymaktadır. Bu durum kalan kanserli dokunun birçok kanser durumunda en önemli prognostik faktörlerden birisi olması nedeniyle önemlidir. Buna ilave olarak, yumuşak doku tümörü veya kolon kanseri gibi durumlarda cerrahi müdahale ile kesit alma imkânsız bir durumdur, dolayısıyla ikincil tümör oluşumunu ortadan kaldıracak uygun ilave yöntemlerin gerekli olduğu düşünülüyor” ifadelerini kullandı.
Mevcut kanser teşhis teknikleri oldukça geliştirilmiş olmasına karşın, cerrahi sınırların yeterince hassas bir şekilde belirlenmesi oldukça zor olduğunu ve yeni tekniklerin geliştirilmesine ihtiyaç duyulduğunu dile getiren Prof. Dr. Hamdi Şükür Kılıç, “Selçuk Üniversitesi grubu tarafından Ar- Ge çalışmaları tamamlanan ve litaratüre kazandırılan çalışmalarla cerrahi operasyon esnasında eşzamanlı (intra-operative) diyagnoz gerçekleştirmek üzere yeni ve hızlı bir yöntem geliştirilmiştir. Bu yöntemde laser demeti biyolojik doku üzerine odaklandığında, biyolojik moleküllerden ibaret bir ‘plazma’ demeti oluşturur ve bu ‘plazma demeti’ yüksek çözünürlüklü bir kütle spektrometresinin etkileşme bölgesine pompalanır ve analiz edilir. Bütün biyolojik moleküllerin laser radyasyonuna maruz kalmaları durumunda çok benzer bir fragmentasyon desenine sahip olmalarına rağmen, temel kütle bileşenlerinin (PC) yoğunlukları kesinlikle çok farklıdır ve dokunun belirgin bir parmak izi olarak kullanılabiliyor ve özel istatistik yöntemlerle dokular arasındaki temel farklar ortaya konulabiliyor.Çalışmada sağlıklı doku ile kanserli doku ve aynı zamanda doku tipleri (yani; karaciğer, kolon, akciğer ve göğüs) arasındaki farklar laser desorpsiyon kütle spektroskopi (LDI-MS) kullanılarak ortaya konuyor. Bu teknik cerrahların tümör ve sağlıklı doku arasında kalan sınır dokuyu belirgin bir şekilde ayırt etmelerine imkân sağlayacak ve ilave cerrahi operasyon gereksinimlerini büyük ölçüde azaltacaktır” dedi.
Üretim Aşaması Ve Ar-Ge Çalışmaları Yürütülüyor
Çalışmaların başarılı sonuçlar verdiğini anlatan Prof. Dr. Hamdi Şükür Kılıç, “Çalışmalar tekniğin hem taze dokuda hem de forma gömülü dokularda gerçekleştirilen çalışma sonuçlarına göre başarı elde edilmiş ve teknolojinin üretim aşamasıyla birlikte, ilave Ar- Ge çalışmaları yürütülmektedir. Selçuk üniversitesi araştırma grubu tarafından gerçekleştirilen bu çalışmalar dünyada henüz bulunmayan bir yöntemin geliştirilmiş olduğunu ve teknolojinin geliştirilip, prototipin üretilerek gerekli patent çalışmalarının tamamlanması planlanmaktadır. Bu çalışma temel bilimciler, mühendisler ve sağlık çalışanları tarafından oluşturulan çok disiplinli bir çalışma ekibi tarafından yürütülmektedir ve hem Araştırma (Ar) hem Geliştirme (Ge) aşamalarından teşkil eden bir çalışmadır. Bu amaçla, dünyada tek olan bir araştırma grubuna sahibiz ve bu araştırma grubu; Fizik Mühendisleri, Biyolog, Kimyacı, Elektrik–Elektronik, Malzeme, Makine, Bilgisayar mühendisleri, klinikçiler, veteriner ve cerrahlardan oluşmaktadır. Klinik cerrahlarının ve onkoloji çalışmaları yapan patoloji uzmanlarının taleplerini karşılamak amacıyla gerçekleştirilen bu çalışma, farklı disiplinlere mensup bir proje olup, klinikçilerin yönlendirme ve taleplerine yönelik teknolojik üretim amaçlayan bir çalışma ve sonuçları ortaya konuldu” diye konuştu.
Yerli, Milli Ve Yüksek Teknolojik Ürün Olarak Pazarlanması Hedefleniyor
Ortaya konan orijinal çalışmanın ülkemize kazanımlarından söz eden Prof. Dr. Kılıç, “Her klinikte kullanılabilecek, yeni-ileri teknoloji ürünü olan bu sistemin bütün dünyaya yerli-milli-ileri teknoloji ürünü olarak pazarlanması hedefleniyor. Bu geliştirilen teknik üzerine üretilecek teknolojik ürün ile hasta vücudunda herhangi bir kesiye sebebiyet vermeyen herhangi bir kanamanın gerçekleşmesine sebep olmayan, hastadan parça alınmasını gerektirmeyen, akciğer, böbrek, karaciğer, göğüs ve ana damarlar gibi hassas organlarda yaralanmaya sebebiyet verecek şekilde parça alınmasını gerektirmeyen hızlı ve güvenilir bir teknolojik ürün geliştirmenin ve üretmenin insanlık tarihinde henüz gerçekleştirilememiş olan bu teknolojiye gereksinim duyduğu aşikâr bir gerçektir. Özellikle de ciğerlerden parça alınması süreçleri dikkate alınacak olursa, hastaya narkoz verilmeksizin hastadan patolojik parça alınmasının ne kadar ızdırap verici bir süreç olduğu gerçeğinden hareketle, beyinden parça alınmasının çok zor ve riskli olduğu göz önüne alınacak olursa, hasta üzerinde herhangi bir yaralanmaya, kesiğe ve kanamaya meydan vermeksizin gerçekleştirilebilecek bir güvenilir ve hızlı (mikrosaniye mertebesinde) teşhis sürecinin bu alanda gerçek bir dönüm noktası olduğu tartışılmaz bir gerçek olarak değerlendirilerek, bu çalışmanın bu noktaya gelmesinin çok önemlidir” ifadelerini kullandı.
Çalışmalarda proje yürütücülüğünü gerçekleştirilen ve doktora tezi çalışmasına danışmanlık yapan Prof. Dr. Hamdi Şükür Kılıç, “Bu çalışmanın geliştirilmesinde öncü çalışmalar ortaya koyan Dr. Yasemin Gündoğdu, doktora çalışmasını tamamlamış ve bu çalışma sonucunu da literatüre kazandırmıştır. ” dedi.
Kaynak: yenimeram.com.tr
İlgili Haberler
Bayburt’ta nesli tükenme tehlikesi altında olan 2 vaşak, karla kaplı arazide objektiflere yansıdı. Merkez ilçesine bağlı Kitre köyünde yaşamını sürdüren Mümtaz Erol, aracı ile seyir halindeyken yol kenarında nesli tükenme tehlikesi altında olan ve nadir görülen vaşakları fark etti. Şaşkınlıkla aracından iniş yapan Mümtaz Erol, cep telefonu kamerasıyla görüntü almaya başladı. Yol kenarından, karla kaplı […]
Erzincan, Bayburt, Erzurum, Kars ve Ardahan valileri, Erzurum’da gerçekleştirilen toplantıda düzensiz göçle mücadele çalışmalarını masaya yatırdı…! Erzincan, Bayburt, Erzurum, Kars, Ardahan Valileri Erzurum’da bir araya gelerek düzensiz göçle mücadele çalışmalarını değerlendirmeye aldı. Erzurum Olgunlaşma Enstitüsü’nde Erzurum Valisi Mustafa Çiftçi’nin ev sahipliği yaptığı icra edilen toplantıya; Erzincan Valisi Hamza Aydoğdu, Kars Valisi Ziya Polat, Bayburt Valisi […]
Türkiye İstatistik Kurumu verilerine göre, 2024 Kasım ayında Bayburt’ta 89 konut satışı yapıldı. Türkiye genelinde ise konut satışları %63,6 oranında artarak 153 bin 14’e ulaşmış durumda…! Bayburt’ta 2024 Kasım ayında 89 konut satılması sağlandı. Türkiye İstatistik Kurumu (TÜİK) 2024 yılının Kasım ayına ilişkin konut satış istatistiklerini yayınladı. Bayburt’ta 2024 Kasım ayında 89 konut satışı yapıldı. […]
Bayburt Üniversitesi öğrencisi milli güreşçi Buse Tosun Çavuşoğlu, UWW tarafından 2024 yılının en iyi kadın güreşçisi olarak seçilerek gururlandırdı…! Paris 2024 Olimpiyat Oyunları’nda bronz madalya kazanan ünlü sporcu, Avrupa şampiyonluğunu da elde ederek büyük bir başarı göstermiş oldu. Bayburt Üniversitesi öğrencisi milli güreşçi Buse Tosun Çavuşoğlu, Dünya Güreş Birliği (UWW) tarafından 2024 yılının en iyi […]
Yerli Malı Haftası, her yıl okullarda 12-18 Aralık tarihleri arasında kutlanmaktadır. Bu etkinlik ile tutumlu olma, yatırım yapma, yerli tüketim bilincini oluşturmak hedeflenirken öğrencilere yerli üretimin farkındalığını kazandırmak amaçlanmaktadır. Her sene Aralık ayının ikinci haftasında kutlanmakta olan Yerli Malı Haftası bu yıl da okullarda çeşitli etkinliklerle kutlanarak yerli üretimin önemine vurgu yapıldı. Öğrencilere yerli malı […]
CHP’li Esenyurt Belediyesi’nin ardından bir CHP’li belediyeye daha kayyum atandı. İçişleri Bakanlığı, CHP’li ve DEM Partili belediyelere kayyum atadı. Siyaset gündemine bomba gibi düşen kayyum kararı kısa sürede kamuoyunun gündeminde de geniş yer buldu. CHP’li Ovacık Belediyesi ile DEM Partili Tunceli Belediyesi’ne kayyum atandı. İçişleri Bakanlığı, CHP’li Ovacık Belediye Başkanı Mustafa Sarıgül ile DEM Partili […]