Bayburt’ta yaşanan sorunların ilk sırasında yer alan işsizlik sorununa çözüm olarak, iş arayanların umutlarını işkur’a bağlamış olması geleceğe yönelik endişe yaratmaya devam ediyor.
Son yıllarda işkur marifetiyle işe giren ve yılın belirli dönemlerinde çalışma imkanı bulan insanların önemli bir bölümü köylerde yaşayan ve işkur aracılığı ile şehirde işe girerek çalışan insanlardan oluşuyor. Normal karşılanan bu durum ise köylerden şehir merkezine hızla yönelen gizli göçü teşvik etmiş oluyor. Dolayısıyla köylerdeki nüfus da aynı hızla azalmaya devam ediyor. Çünkü şehir merkezinde çalışanlar bir müddet sonra il merkezine yerleşmek mecburiyetinde kalıyor.
“Köyler her geçen gün boşalıyor”
Köylerde işkur’dan işe giren ve çalışan inşanlar genel olarak köy camilerinde veya varsa okullarda temizlik işlerinde çalışıyorlar. Köyde hane sayısı 10 olup camisinde çalışan 5 işkur’lu dahi var. Köylerden gelerek şehirdeki kamu kurumlarında çalışanların sayısı ise çok daha fazla. Bu anlayış maalesef köylerdeki tarım ve çiftçiliği tamamen engelleyen ve son yıllarda köylerden şehre yönelen gizli göçü hızlandırmış ve köylerin her geçen gün boşalmasına sebep olmuştur. Maalesef bu sistem aksatılmadan her dönem aynı şekilde devam ediyor.
Bu şehirde en önemli sorunlardan birisi olan işsizliğe can suyu olarak görülen işkur’dan işe girmenin herkesi memnun ettiği tartışılmaz bir gerçektir. Bunun aksisini düşünmek zaten ark niyetli olmayı gerektirir. Çünkü işsiz bir insanın ekmek parası kazanmasını vicdan sahibi olan herkes ister. Ancak uygulama yöntemi olarak yanlış giden bir şeyler varsa bunu da zamanında söylemek, bu şehri sevmekten geçer.
“İşkur tarımda üretimi teşvik etmeli”
Köylerden devam eden gizli göç sorunu Maliye eski bakanı şimdiki Cumhurbaşkanlığı Strateji ve Bütçe Başkanı Naci Ağbal’a kamera karşısında sorulduğu için yeniden gündeme getirmekte yarar var. 13 Mart 2019 tarihinde Bayburt Valiliği binasında yapılan basın açıklamasında Ağbal’a sorulan sorulardan birisi şöyleydi: “ Sayın Bakanım, Bayburt’ta tarım projelerini ziyaret edeceğinizi söylediniz. Bildiğiniz gibi Bayburt’un en önemli sorunlarından birisi işsizlik olarak devam ediyor. Bu sorun işkur marifeti ile çözülmeye çalışılıyor. İşkur marifeti ile işe giren insanların bir bölümü köylerden gelerek şehirde çalışmak durumunda kalıyorlar. Bu durum köylerden şehre hızla çoğalan gizli göçü de teşvik etmiş oluyor. Bunu önlemek adına bu insanlarımızı yine işkur’dan çalıştırarak maaşlarını ve sigortalarını ödemek şartı ile onları yaşadıkları topraklarda tutmak ve tarımda üretim yapmalarını teşvik etmek daha doğru olmaz mı?. Bu vesile ile insanlar hem üretim yapmış olacaklar hem de üretirken işsizlik sorunları da çözülmüş olacaktır” şeklinde yöneltilen soruya, Ağbal’ın verdiği cevaplar ise, “ Şehirde yapımı devam eden bazı kamu kurumlarının tamamlanması ile bir çok kişi işe alınacaktır” şeklinde oldu.
Altını çizerek tekrar vurgulamak gerekir, Köyler her geçen gün boşalırken tarım ve çiftçilik kendi kendini Bypass etmeye başlamışken, bu soruna zamanında önlem alınmadığı taktirde köyler birkaç yıl sonra mezra haline, daha sonra terkedilmiş virane mekanlara dönüşebilir. Çünkü köylerin nüfusu her geçen gün azalmaya devam ediyor. Bunu da şehir merkezi ve köylerdeki nüfus oranı arasındaki fark ortaya koyuyor. Diğer bir söylemle Bayburt’un geleceğe yönelik en büyük endişesi köylerin hızla boşalarak alarm vermesidir. Bu gidişatın ötelenmesi veya göz ardı edilmesi bu şehri 20 yıl sonra hormonlu bir köy haline dönüştürebilir.
“Üretim için platform oluşturulmalı”
Diğer taraftan şehir merkezinde yaşayan ve İşkur’dan çalışanlar içinde benzer endişeler devam ediyor. Yaklaşık 2 bin kişinin çalıştığı göz önüne alındığında, üretime yönelik hiçbir işte çalışmadıkları sadece çok az bir bölümünün meslek edinme kurslarında çalıştığı biliniyor. Genel manada işkur’dan çalışacak olanların yaz aylarında tarımda üretime yönlendirmesi, kış aylarında ise meslek edindirme kurslarına ağırlık vermesi geleceğe yönelik büyük bir hamle olabilir. İşkur’dan fabrika açması beklenemez, çünkü kendisi bir devlet kurumu. Devlet zaten fabrika açma işlerini özel sektöre bırakmış durumda. Bu çıkmazdan çıkış yolu ise üretime teşvikle olmalıdır. 20 yıl önce organize sanayisinde açılan 7 fabrikadan beşinin yıllar önce kapandığı unutulmamalıdır.
Belki bu haber için eksik bile yazılmış diyerek hak verenler de olacaktır. Veya bunlar boş işler böyle şey olmaz diye eleştirenler de olacaktır. Ama bu şehirde yıllardır önemli sorunları erteleyerek, diğer bir deyimle halının altına süpürerek günü kurtarmaya çalışmanın, sorunları içinden çıkılmaz hale getirdiğini, bir çok örnekte yaşandığı gibi görmek mümkündür. Çünkü tartışma ve eleştirme kültürü terk edilmiştir.
Sanayi çarklarının istenildiği şekilde dönmediği bu kadim şehrin, küllerinden yeniden ayağı kalkması için umutlarını topraktan alacağı berekete bağlaması şarttır. Gerekirse bu konuda detaylı bir çalışma yapılarak “Bayburt Ekmeğini Topraktan Çıkaracak” veya farklı bir sloganla bir platform oluşturulmalıdır. Artık her şeyi devletten bekleme hastalığından kurtulmanın zamanı gelmiş ve geçmektedir.
“Organik tohum üretimi”
Son olarak bu konuyu şöyle bir öneriyle noktalamakta yarar var: Bayburt’un bakir topraklarında organik tohum üretimi başlatılarak bu sektör geliştirilmeli ve şehre yeni bir marka isim kazandırmanın yanı sıra önemli derecede ekonomik girdi sağlanabilir. Diğer bir deyişle bu şehir topraklarından yeniden ayağı kalkmanın ilk adımını bu şekilde atmış olabilir. Çünkü 50-60 yıl öncesine kadar Karadeniz illerinin buğday ambarının Bayburt olduğu gerçeğini genç nesillerin zihinlerine yerleştirmekte yarar var.
Bayburt Medya
İlgili Haberler
Tarım Kredi’de 5 L ayçiçek yağı fiyatı dipte! Bomba indirim 3 gün sürecek
TC kimlik numarasına 20.000 TL ödeniyor! Yeni SIFIR FAİZLİ devlet destekli kredi başladı
4A 4B 4C’li emekliye EKSTRA ÖDEME sürprizi! Hafta başı 08.30’da hesaplarda
A101 14 Eylül 2024 haftanın yıldızları kataloğu: 1 kg çay, 1 kg şeker, 1 kg peynir yüzde 50 indirimde
DEV ZAM! 65 yaş maaşı, evde bakım parası, engelli maaşı hepsi değişti
RESMEN AÇIKLANDI! Türkiye’de nakit para devri tamamen kapanıyor