Dolar 32,6286
Euro 34,7879
Altın 2.511,81
BİST 9.524,59
Adana Adıyaman Afyon Ağrı Aksaray Amasya Ankara Antalya Ardahan Artvin Aydın Balıkesir Bartın Batman Bayburt Bilecik Bingöl Bitlis Bolu Burdur Bursa Çanakkale Çankırı Çorum Denizli Diyarbakır Düzce Edirne Elazığ Erzincan Erzurum Eskişehir Gaziantep Giresun Gümüşhane Hakkari Hatay Iğdır Isparta İstanbul İzmir K.Maraş Karabük Karaman Kars Kastamonu Kayseri Kırıkkale Kırklareli Kırşehir Kilis Kocaeli Konya Kütahya Malatya Manisa Mardin Mersin Muğla Muş Nevşehir Niğde Ordu Osmaniye Rize Sakarya Samsun Siirt Sinop Sivas Şanlıurfa Şırnak Tekirdağ Tokat Trabzon Tunceli Uşak Van Yalova Yozgat Zonguldak
Bayburt 22°C
Az Bulutlu
Bayburt
22°C
Az Bulutlu
Cts 18°C
Paz 19°C
Pts 20°C
Sal 24°C

CHP Bayburt Kadın Kolları: Kadına Şiddet Politiktir

CHP Bayburt Kadın Kolları: Kadına Şiddet Politiktir
25 Kasım 2020 14:25
A+
A-

Cumhuriyet Halk Partisi Bayburt Kadın Kolları, 25 Kasım Kadına Yönelik Şiddete Karşı Uluslararası Mücadele ve Dayanışma Günü dolayısıyla yazı bir basın açıklaması yaptı.

Cumhuriyet Halk Partisi CHP Bayburt parti binasında İl Başkanı Necip Erel ve parti üyelerinin bulunduğu toplantıda CHP Bayburt Kadın Kolları Başkan Yardımcısı Zübeyde Erol’un yaptığı yazı açıklama şöyle:  

“Bundan tam 60 yıl önce Dominik Cumhuriyeti’nde yaşayan ve tarihe Kelebekler olarak geçen üç kız kardeş; Mirabel kardeşler, ülkedeki diktatörlüğe karşı direndiler. Hapsedildiler, tutuklandılar, ağır işkencelere maruz kaldılar. Var güçleriyle 30 yıldır süren diktatörlüğe meydan okudular. 25 Kasım tarihinde iktidar güçleri tarafından tecavüz edilerek öldürüldüler. Cansız bedenleri bir uçurumun dibinde bulundu. Kadınların baskıya karşı mücadelesini, Mirabel kardeşleri yok ederek sindireceğini sanan diktatör, onların katliamının ardından patlayan ve ülkeyi saran öfke seli ile devrildi.

Mirabel Kardeşler, her 25 Kasım’da Kadına Yönelik Şiddete Karşı Uluslararası Mücadele Günü’nün, dolayısıyla insan hakları ve demokrasi mücadelesinin sembolü oldular. Bütün dünyada kadınlar, bu üç kız kardeşten aldığı mücadele bayrağını daha da ileri taşımanın inancı ve dayanışması içinde CEDAW’dan, İstanbul Sözleşmesi’ne kadar önemli uluslararası anlaşmaların hayata geçirilmesini sağladı.

Bu yıl 25 Kasım’ı pandemi koşullarının gölgesinde karşılıyoruz. Ancak hepimiz biliyoruz ki; ülkemizde kadına yönelik şiddet, ayrımcılık ve hak ihlalleri artarak devam ediyor. Kadınlar şiddete, istismara, yoksulluğa, güvencesizliğe sıkıştırılmış hayatlar yaşıyor. Pandemi döneminde bu sorunların daha da büyümesi yetmezmiş gibi; kazanılmış haklarımıza dahi göz diken, kadınları “fıtrat ve kader” arasına sıkıştıran bir iktidarla mücadele ediyoruz. Kadınların kıyafetinden kaç çocuk doğuracağına, nafaka hakkından İstanbul Sözleşmesi’ne kadar uzanan ellere, gereken cevabı her gün büyüttüğümüz örgütlü mücadelemiz ile veriyoruz, vermeye de devam edeceğiz. ‘’Kadına yönelik şiddet politiktir’’ diye haykırmayı sürdüreceğiz.

Bizler Halide Edipler’den, Bahriye Üçoklar’dan, Türkan Saylanlar’dan aldığımız ilhamla, kadınların demokrasi, eşitlik ve insan hakkı mücadelesini uluslararası dayanışma içinde sürdüreceğiz. Sokakları, meydanları, kampüsleri, fabrikaları, tarlaları terk etmeyeceğiz. Hayatı kurduğumuz her alanda sözümüzü çoğaltacağız. Siyaset yapmaktan da emeğimizin hakkını savunmaktan da vazgeçmeyeceğiz. Eşit, özgür ve demokratik bir gelecek; biz kadınların ellerinde yükselecek.

Yaşamın her köşesini sevgiyle, barışla, kardeşlikle, güvenli bir gelecekle donatacağız. El ele verip, önce eril zihniyeti sonra dünyayı değiştireceğiz. Cesaret biziz. Azim biziz. Emek biziz. Biz kadınlarız. Biz her iki kişiden biriyiz.

Bu 25 Kasım hepimize; kardeşliğin, dayanışmanın, eşitliğin, mücadelenin ve kazanımların habercisi olsun! Eşitlikle ve sevgiyle…”

YORUMLAR

  1. Bayburt Ahalisi dedi ki:

    Daha CEDAW ve İstanbul sözleşmesinin ne olduğunu bilmeyenler, Ankara ve istanbulun havalarını okumaya başlamış…

    ÖNCE ŞUNLARI BİR OKUYUN ONDAN SONRA KONUŞUN