Organize Sanayi Bölgesinde Sessiz Bekleyiş
Bayburt Organize Sanayi Bölgesinde yaşanan sessizlik, sanayinin geleceğine yönelik endişeleri de beraberinde getiriyor.
Bayburt’ta 2000 yılında kurulan ve aradan geçen 17 yıl içerisinde bir türlü istenilen seviyelere ulaşılamayan Organize Sanayi Bölgesinde, kış ayına girilmesiyle birlikte sessizliğin daha da etkin olduğu ve imalat çarklarının dönmediği görülüyor.
Kurulduğu ilk günlerde 7 fabrikanın faaliyet gösterdiği sanayide aradan geçen birkaç yıl içerisinde kapanan fabrikalar ve iflas eden işletmeler sonrasında, müteşebbisler için oluşturulan teşvikler sonrasında özellikle taş atölyesi olan birkaç işyerinin faaliyete geçmesi dikkat çekiyor. Bu atölyelerinde Doğal Taş Fabrikasının faaliyete geçmesiyle birlikte sayı olarak artması ön plana çıkıyor. Yani Organize Sanayi Bölgesinde taş sektörü dışında aktif olarak 2 işletme faaliyet gösteriyor. Bunlardan birisi Un ve Çay Fabrikası diğeri ise Süt Ürünleri İmalatı yapan bir fabrikadır.
Aradan geçen yıllar içerisinde kapanan fabrikalara bakıldığında ise, Çuval Üretim Fabrikası , Süt ve Yoğurt İmalatı Fabrikası, Plastik Poşet İmalatı Fabrikası, Ayrıca Askeri Giysi Üreten Atölye, Parke ve Bordür Üretim Atölyesi gibi yerler faaliyetlerini sürdüremediler.
Karadeniz sahilinden Bayburt’a gelerek Yılmaz Gıda Çay ve Un Fabrikasını kuran işletme sahibi yıllardır inatla ayakta durmaya çalışan bir müteşebbis olarak dikkat çekiyor. Aynı şirkete ait çay fabrikasında 2017 yılı içerisinde kalifiye eleman bulamadığından çay üretimini yapamadı. Söz konusu işletme sadece buğday alıp un üretim yaparak faaliyetini sürdürüyor.
Diğer taraftan Koral Madencilik A.Ş. Taş Fabrikası işletmecisi tarafından yıllardır ayakta durabilmek için elinden gelen çabayı sarf etmeye devam ediyor. Yeni kurulan taş atölyeler ise sadece taş sektörüne yönelik faaliyetlerini yürütüyorlar.
Kapanan poşet imalatı fabrikasının başka bir ile taşıması sonrası, boşalan fabrika binası ise bir mobilya bayisinin kiralık deposu olarak kullanılıyor.
Organize Sanayi Bölgesindeki bu tablonun düzelmesi adına siyasilerinde elinden gelen her türlü çaba ve desteği vermelerine rağmen, istenen seviyelere ulaşamamış olması Bayburt adına kafalardaki “17 yıldır kanayan yaranın nasıl iyileşeceği” sorusunu yeniden gündeme taşımış oluyor.
Yıllarca elektrik ve su sorunu yaşayan ama son yıllarda bu sorunu tamamen halletmiş olan Organize Sanayi Bölgesinde alt yapı çalışmaları hemen hemen tamamlanmış olmasına rağmen çarkların hala beklenen şekilde dönmemesinin ve bacaların tütmemesinin sorusuna bir iki cümle ile cevap bulmak mümkün değil.
Belki de bu konuda paneller düzenlenmeli ve nedenleri masaya yatırılıp çözümler üretilmelidir.